Yahudilerin Yesu, Bizimkilerin Yuşa Peygamber dediği kimsenin (Peygamber olup-olmadığını bilmiyoruz. Velev ki, Peygamber olsun!) İstanbul, Beykoz sırtlarında Anadolu Kavağında ne işi var? Kenan diyarında, Filistin'de yaşamış bu zatın, nasıl olur da buralarda mezarı olur?
....Bizim Türbeciler burasını Kabe gibi tavaf etmektedirler! Sünnet olan çocuklar, yeni evli çiftler buraya gelmekte ve bir çok hurafeler/ bidatler işlenmektedir. Buranın imamının kazandığı maaşı Diyanet reisi kazanamaz! Adam her Cuma bu Yuşa peygamber ile ilgili masalları gelenlere anlatmakta,, çıkışta da Yuşa ile ilgili bastırdığı kitapçığı cemaate satmaktadır! Alan memnun, satan memnun! =)
....Burada Yuşa'nın on yedi metre uzunluğunda bir mezarı bulunmaktadır. Çok tabii bu Türbecilerin /Mezarcıların küllüsü sahtekardır! Bu sahtekarlar her şeyi düşünmüşler; Eskiden insanlar uzun boylu imiş, Yahudi rivayetlerinde /masallarında ilk insanlar mızrağıyla denizde balık tutar, onu mızrağıyla güneşe uzatır, orada Pişirir ve yermiş! Yani o kadar uzun boylu ve bir o kadar da uzun ömürlü imişler!
.....Burada bu kimsenin mezarı nasıl bulunmuştur derseniz; Cevap rüyada efendim! Şeyhulislam Yahya Efendi'nin bir gece kıçı ayazda kalmış ve bu kutsal rüyada /alem-i menamda kendisine Beykoz tepesinde Yuşa'nın yattığı haber verilmiş! =)
....Bu Yahya Efendi ilginç bir adamdır! İlmi dirayetine ve dürüstlüğüne kimsenin laf edemediği Şeyhülislâm Çivizâde Mehmed Efendi , tasavvuf ehli ve özellikle de Mevlânâ, Muhyiddîn-i Arabî ve İbrahim Gülşenî gibi mutasavvıflar aleyhine tavır alması nedeniyle şeyhülislâmlık görevinden azledilmiştir. Ki, görevinden ilk el çektirilen şeyhülislam bu zattır! Daha sonra da yerine; ‘Mescidde riya-pişeler (riyayı meslek edinen kimseler) itsün ko riyayı, Meyhaneye gelkim ne riya var, ne müraî’ diye beyit düzen Bu rüyacı /masalcı ve de meyhane edebiyatı yapan bu Yahya Efendi şeyhülislam yapılmıştır.
....Diğer taraftan o tarihlerde Ayasofya vâizi ve Sultânü’l-vâizîn Üstüvânî Mehmed Efendi ile Fatih vâizi Şeyh Veli, Orta Camii vâizi Hüseyin Efendi, Hurşid Çavuşoğlu, Türk Ahmed, Uşşâkî oğlu Macuncu Hamza ve Köse Mehmed gibi bazı vâizler büyük bir kampanya başlatarak, devrin şeyhülislâmı Yahya Efendi (ö.1644) başta olmak üzere, şeyh ve dervişlerin dinsiz olduklarını yaymaya başlamışlardır. Şeyhülislâm Yahya Efendi’nin “Mescidde riyâ-pîşeler itsün ko riyâyı, Meynâneye gel kim ne riyâ var ne mürâyî” şiirinden dolayı; “Her kim bu beyti okursa kâfir olur. Zîra bu beyt küfr-i sarihdir” diyorlardı.
....Bizim zengin rivayet kültürümüzdeki bir rivayete göre; Yuşâ Peygamber Musa Peygamber ile birlikte Mecmeul-Bayreyn’e (Boğaziçi) gelmiş ve vefat ederek bu tepeye gömülmüştür. Burası tarihin ilk dönemlerinden itibaren kutsal bir yer olarak kabul edilmiş ve çeşitli uygarlıklar burada kendi dinlerinin mabet ve tapınaklarını inşa etmişler. Bizans döneminde burada bir kilise vardır. 1509 yılında depremde yıkılınca yerine, Sadrazam 28. Çelebizade Mehmet Sait Paşa 1755 tarihinde bir mescit yaptırmış. Yuşa Peygamber’e ait olduğu düşünülen mezarın etrafına bir duvar örülmüş ve türbenin bakımını yapmak için görevliler tayin edilmiş III. Selim döneminde, yoğun ziyaretçi akımından dolayı ‘fitneye mahal olmasın’ düşüncesiyle mevlid okunması bile yasaklanmıştır. Hz. Musa'nın yerine geçen Yesu'nun bir türbesi de Gaziantep'in Pirsefa mevkiinde bulunmaktadır!
...Bugünkü Yuşa tepesindeki yapılar ise; Beykoz Müftülüğünün öncülüğünde 1990'larda başlatılan çalışmalar ile özellikle Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanı olduğu yıllarda yaptığı büyük katkıyla görevli lojmanları, kültür evi, kütüphane, yemekhane, şadırvan gibi müştemilat inşa olunmuş,Yûşa camisi /Türbesi /merkadı /makamı (her ne ise) ve çevresi önemli ölçüde tadil edilerek ihya ve imar edilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Lütfen yorumlarınız küfür hakaret içermesin. Kendi görüş ve düşüncelerinizi ekleyebilirsiniz.